Görünmez iplerle
bağlanmışız gibi hayata... Denklemini çözülmeyi bekleyen onca sorunun tek bir
çıkar yoluna ikna etme çabamız, kendimize yaptığımız çıkarımımız... Kendini her
geçen gün yenileyen, aynı zamanda geçmişin izlerinin de silinmesin diye, üzerini
bastırarak kurşun kalemle çizen.. Dünü , bugünü, yarını oluşturduğu bir kürede
tutmaya çalışan insan modeli... Yeniliklere açık, bir o kadar da olduğu yerde
kalakalma isteği içinde.. Baktığı her bir noktada kendinden izleri yakalayan,
gördüğü güzellikleri paylaşan.. Daha iyi nasıl olunabilirciliği esas alan.. Her
daim hayal kuran..
Ayrı bir dünyası vardır hayalperestin.. Birlikte olduğun ortamın
derinliklerinde yaşar o. Görmediğini görür çoğu zaman, duymadığını duyar.. Bir
kapı açar gerçekliğin ötesine.. Zamanı ve mekanı yok sayar bazen, durdurur her
şeyi.. Belki 20 yıl ötesinde belki de gözlerini açtığı ilk andadır senden
duyduğu bir kelime ile... Ruhunu derinine işleyenleredir özlemi.. Ruhunu kimi
zaman güneşin bir hüzmesi ile, kimi zaman bir kelime,bir bakış ile doldurur..
Ama hep arar, arayandır, bulduğu tam görülmemiştir. Dünyaya gelme nedenidir,
sonsuzluksa en sevdiği... Hoşnutsuz ise olduğu ortamdan, dert değil, hayal eder
istediği yerde olduğunu.. Yürüdüğü yollarda her zaman bir müzik eşlik eder ruhuna..
Bir sinema sahnesinde başroldeymişçesine..
Bir de sağlam hayalperestler vardır.. Hayal etmekle kalmaz, koşar adım
gider o hayallerine... Varabilmek için gerçeğine, yollar arar. Çıkmaz bir yola
saptığında geç kalmadan geri döner, yeni çözümler, yeni fikirlerle devam eder..
Bir ideali vardır.. Zihninde çocukluğundan beri kurmuş olduğu dünya... Güzel
insanlar seçer o dünyanın içine, sevdiği şarkıları, mekanları, çiçekleri,
kokuları ekler bir de.. Sevdiği işi yapar mutlaka, zaman kaybetmez, sevmediği
ne varsa bertaraf eder hayatından. Eder ki daha hızlı varabilsin varacağı
noktaya..
Her gece uyumadan önce, o dünyaya bir selam verir mutlaka, boş zamanında
değil, özel zaman ayırır hayal kurabilmek için.. Bunu hayatında hiç yapmamış
olanlar muhtemelen anlamayacaktır onları.. Ama olsun, hayatta farklılıklar
birbirini beslemiyor mu ? Bu bile besler hayalperestin ruhunu... Farklılıklar,
keşifler ruhunun en beslendikleri...
Sevin hayalperestleri, onlarla hayal edin siz de..
Sahiden çıkarın bunun tadını...