26 Temmuz 2013 Cuma

Bihabersin


Sessiz, sade, ılık bir Temmuz ayının ortasındayım. Güneş içime içime işliyor. Adeta Karanlığa sığınma çabalarımı yok ediyor. Gizli saklı ne varsa ortaya çıkaracak gibi… Limon ağaçları usulca beni kucaklıyor.. Yaprakları denize savrulmuş; herkes gibi, her şey gibi, o da kuruyan yapraklarından kurtulmuş. Doğanın kanunu bu diye düşünüp dalıyorum bir an… Kararlı, hoş bir sesle irkiliyorum sonra… Diyor: “Sen de kurtul, sana zarar veren her şeyden…” Öyle ya… Bu kadar güzelliği emreden Rabbin varken, sen neden kötülükler içinde boğulasın canım? Bile bile kendini neden ateşlere atasın?

Evet diyorum, belki de doğruyu ararken savrulmuşum… “Biliyor musun” diyor; “sen kısıtlı bir vakitte, karanlık bir odada, inci aramakla uğraşıyorsun… Hâlâ göremiyorum diyorsun… Işığı açmayı denesen önce…”
Peki ya o ışık ne?

Kalbin.. Kalbini asıl sahibine bağlamazsan, sana ne o inciyi buldurur, ne ışığı… Beyhude bir çabadan ibaret geçer gider günlerin… O’na dayamazsan sırtını, küçük bir yaprağı görürsün… Oysa koca bir orman var ardında, bihabersin…  

0 yorum: